HAFTANIN FİLMİ : MOLLY’NİN OYUNU (MOLLY’S GAME)

HAFTANIN FİLMİ : MOLLY’NİN OYUNU (MOLLY’S GAME)


 İlk “A Few Good Man” adlı filmde çarpmıştı beni Aaron Sorkin.. Sonrasında “Social Network” ile yeri bende daha bir sağlamlaşmış, halen de bana göre Hollywood'daki en iyi üç beş senaristinden biri idi. Sorkin'in "Molly’nin Oyunu (Molly's Game)" adlı bu filmde yönetmen koltuğunda olması, konsantrasyonunda az bir şey sapma da yapsa, yine de filmde kendisine ait izler bir hayli fazla vardı. Lineer hikaye anlatımını tempolu diyalog ve zeki monologlarla zenginleştirmesi bilinen en belirgin özelliğiydi. Biraz gereğinden fazla uzun olan filmde fazla disiplinli bir babanın sporcu kızı Molly okuduğu hukuk dalında başarılı da olsa, hayat onu daha önce hiç bilmediği bambaşka mecralarla tanıştıracaktı. Poker oyunu organizatörlüğündeki kurumsallaşma çabası ultra zengin insanlar ve mafya çetelerinin içinde bulunduğu ortamda oldukça sıra dışı karşılanmıştı. Yasaları ihmali dolayısıyla sanık sıfatı ile girdiği bir duruşmada avukatı ile beraber önlerde değil de arka sıralarda oturması, daha önceleri pek görmeye alışık olmadığımız türde bir sahne idi. Aldığı yüksek eğitim sayesinde tesadüfen girdiği işinde Molly için işler daha da bir kolaylaşmış, bütünde karışık gelen konuları parçalayıp, mevcut parçalardan da anlamlı bütünler yaratması sektörde onu rakiplerinden epey bir farklılaştırmıştı. Molly’nin en beğendiğim yanı ne müşterisine, ne polise, hatta ne de ailesine kendini hiçbir zaman olduğundan üstün göstermemesiydi. Başından beri neyse sonuna kadar hep oydu, üstelik tüm bu çetrefilli ilişkilerinde hiç bir zaman ne kanıyor, ne de kandırıyordu. NOT :7



geri
Bu gönderiyi paylaş:


Notice: Undefined variable: hidei in /home/u369421446/domains/seyhanrotary.org/public_html/article.php on line 272
Kategoriye ait diğer yazılar