HAFTANIN FİLMİ : UGUR BÖCEĞİ (LADY BIRD)
Bildik hikayede çobanın sürüden ayrılan koyun için koca sürüyü bırakıp, peşinden gitmesi anlamsız gibi de gelse, çoban için o koyun iradesi nedenli diğerlerinden çok farklıdır. İşte o denli yüksek irade sahibi anne ve kızın gerçeğe çok yakın ilişkisini anlatan “Ugur Böceği (Lady Bird)” adlı film seyreden herkesin kendinden bir şeyler bulacağı beş dalda oskara aday oldukça iyi bir aile filmiydi. Ergenlikten yetişkinliğe geçişte sevinç ve kederin kolaylıkla tesir etmediği, cesur ve karşı cinsle olan ilişkiyi bilindiğin aksine hep kendi başlatan Saoirse Ronan kendisine aynı şekilde başarı ile eşlik eden annesi ile film boyu oldukça iniş ve çıkışlı bir ilişki yaşamaktaydı. Dindar olmadığı halde Katolik okulda öğrenim gören bana göre birazda yeni nesil feminist Ronan aynı zamanda kötü notları ile de oldukça yüksek hedeflere sahipti. Bu kadar çelişki yaşaması beraberinde ister istemez geleceği ile ilgili korkular yaşamasına sebep olurken, korktukça bedeni kararlarında daha aktif bir hale gelmekte, sürekli andan kopması da kendini ruhsal enerjiden gitgide uzaklaştırmaktaydı. Benim en beğendiğim aile üyelerinin çoğu zaman işler ters de gitse kendi aralarında güçlü bir dayanışma içinde olmasıydı. Herkese pek nasip olmazdı böylesi, nitekim aile bireyleri de bunun bir hayli farkındaydı. Parayla dünyanın en görkemli evinin sahibi olanlar, böylesi sıcak bir yuvayı hiçbir zaman satın alamazlardı. NOT :7.5
geri
Kategoriye ait diğer yazılar
