Aşk - Amour
Tempo ağır mı evet ağır, biraz daha kısa olabilir mi idi evet olsa çok daha iyi olurdu. Yine de farklı görüşlerin, duyguların ve sürprizlerin sahnelerin içine gizlenerek sizi ciddi şekilde hakkında düşünmeye iten film o denli iyi ki tam 4 dalda Oskar adaylığı yanında ayrıca en iyi yabancı film Oskarını almayı da bence kesinlikle haketmiş..Değişik, renksiz nerede ise siyah beyaz çekim tekniği ve Fransızca tercihe rağmen sonuna kadar çok büyük zevkle izlettiriyor kendisini “Aşk(Amour)” adlı film, özellikle en yaşlı kadın oyuncu Oskar adayı olarak tarihe geçen Emmanuelle Riva’nın oyunu gerçekten olaganüstü.. Filmdeki Karı-Koca arasındaki ilişki anlatılacak gibi değil, genelde ilişkilerin taraflar arasında alacak-verecek veya denklik durumu bittiğinde son bulduğuna dair yorumlar yapılır. Bunu yapanlar eminim bu ikiliyi görünce, yorumlarının yeterli olmadığını anlayacaklar. Biraz da manyetik bir alternatif bu sanırım, belki de aşkın tam tanımı, birisinin diğeri için kendini feda etme hali, sınırı geçme, ister mecnun ister meczup halde hiç fark etmez, her türlü eşik ötesi.. Beni en çok şaşırtan birbirlerine bu kadar sevgi dolu çiftin arkadaş, dost hatta öz çocukları açısından bu zor günlerinde hiç aranmayıp yalnız bırakılmaları, film boyu onlara tek dostluk örneği süpermarket çalışanlarından(dünyanın her yerinde ne varsa onlarda var) gelmekte idi... Yastık sahnesinde zamanla George gibi bir adam dahi bile o hale gelebiliyorsa, Türkiye‘de gelecek yıllarda kaliteli örgenci yurtları gibi yaşlılar yurtları yapma işinin fizibilite açısından yatırımcısını hiç mahçup etmeyeceğine inancım bayağı artmıştır... Not : 7
Ciddi sükse yaptı hafta içinde Türk Futbolu Avrupa Arenasında iki büyük çınarımız sayesinde.. Hem GS hem FB iki yerli hoca ile çıktıkları yolda gerçekten ülke puanına ciddi katkı yaptılar başarıları ile bu yıl.. GS az daha Neuchatel mucizesinin üzerinde bir işe imza atmakta idi ama dakikalar izin vermedi buna, inanın 4 gelse 5 kolaydı ama yine de Real gibi bir egonun Mourinho gibi bir karizmanın dahi hafif büzmesi kolay görünen haller değildir.. FB ise çok yakın süre önce şike skandalı ile maddi ve manevi çökmek üzere iken bu yıl 3 kulvarda savaşarak halen büyük bir başarı ve özveri ile yoluna devam etmekte, ne mutlu böyle “Kocaman” bir hocaları var, bu yılki başarı 3 yıllık planlamanın eseri, özellikle cesaret anlamında daha alınacak çok yol var ama yine de Amsterdam bu dakikadan sonra kimseyi şaşırtmayacak düzeyde, tempo artırıp son düzlüğe daha inançlı çıkarlarsa 10 küsür yıl sonra ülke olarak bir UEFA kupası daha sahibi olmak büyük keyif verecektir ülke insanımıza..
geri
Kategoriye ait diğer yazılar
