HAFTANIN FİLMİ : TULLY
Bir tekliği, iki düaliteyi simgelerken üç ise bize daha çok süreci anlatır. Kaç tane olması gerektiği hep tartışılan ideal çocuk sayısı, karar ne olursa olsun yetiştirme açısından her anlamda oldukça zordur. Charlize Theron film öncesi profesyonel şekilde ciddi kilo alıp, üç çocuk annesini canlandırdığı rolünde oldukça başarılı bir performans göstermişti. Ailece izlendiğinde her aile ferdinin kendinden bir şeyler bulacağı filmde çocuk yetiştirme sürecinin zahmet ve güzellikleri detaylı bir şekilde ele alınmıştı. Theron’un aldığı kilolara kendi öz çocuğunun bile “Anne gerçekten hamile misin?” diye sorması, yapmış olduğu profesyonel özverinin adeta ispatıydı. Theron’un eşi ve üç çocuğuyla ne iken ne olunabileceğini deneyimleyip, aynı hatayı bir daha yapmamak üzere ders almış olması yaşadıkları tüm bu zorlu süreci onlar için değerli kılmıştı. Tüm maddi imkanlarını zorlayarak eve aldıkları dadı ile birlikte bambaşka bir kimliğe bürünen Theron yoğun temposunda rahatlama beklerken, gelinen süreçte tam tersi adrenali çok daha yüksek olaylara gebe kalmıştı. Yönetimi yönetimle kontrol etmek pek mümkün değildi, şunu bu kontrol etsin, onu edeni diğeri etsin yaklaşımı pek doğru olan değildi. Böyle bir durumda bölünme daha da artacak, sonunda şizofrenik bir hal alınacaktı. İşte bu yüzden aksinde ısrar fazlasıyla şarttı ki ancak bu sayede farzı münhalden çok farzı misale yakın bir duruş olacaktı. NOT :7
geri
