7 ( Yedi )

15 Nisan 1989 günü saat 15.00’da Hillsborough Stadı’nda başlaması gereken Liverpool-Nottingham Forest FA Cup yarı final maçı standard bir kupa maçı havasında başlamıştı. Her İngiliz stadı gibi, dar turnikeleri ve girişi olan bu stada, maç başlamasına rağmen Liverpool seyricileri hala girememişti. Bunun üzerine kapılarda oluşan yığılmaları engellemek için Sheffield Polisi en ölümcül hatasını yaptı ve iki tane “exit” kapısını girişe açtı. 

Girişe açılan bu iki kapı da tribünün en izdiham olan bölümüne açılıyordu ve herhangi bir güvenlik görevlisi tarafından yönetilmiyordu. İçeri akın eden taraftarlar üst kattakilerin balkonlardan aşağı düşmesine, alt kattakilerin de tel örgülere sıkışmasına neden oldu. 

Tel örgülerin kırılması ile seyirciler sahaya dolarken çıkan izdihamda birbilerini ezmeye başladılar ve toplam 94 kişi bu kargaşa sırasında hayatını kaybetti.  Ölenlerin birçoğu ezilerek hayatını kaybederken, bir kısmı sahada nefessizlikten çırpınarak hayatını kaybetti. 1 kişi hastanede, 1 kişi de 4 yıl kaldığı itkisel hayattan çıkamayarak öldüler ve toplam can kaybı 96 oldu. Maç toplam 6 dakika oynandı ve 15.06’da bir daha oynanmamak üzere bitti.

Bu olayda taraflar yıllarca birbirlerini suçladılar. Polislerin exit kapılarından giriş vermesi, izdihamdan kaçışı ve stad dışına çıkılmasını imkânsız hale getirdi. Daha sonra açıklanan raporda, zamanında sıhhi müdahale yapılsaydı en az 41 kişinin kurtarılabileceği açıklandı ( Durum o kadar kötüydü ki, reklam panoları sedye olarak kullanıldı).

The Sun gazetesi olayın ertesinde Liverpool taraftarlarının biletsiz ve alkollü olduğu, hayatta kalanların ölüleri soyduğu, işini yapmaya çalışanlara saldırıp üstlerine işediği, suni teneffüs yapmaya çalışan ilkyardım çalışanlarını dövdüğünü iddia eden bir makale yayınladı, suçu taraftarlara attı.

Sonuç olarak,

Holiganlığın “peak”  yaptığı yılların bir sonucu olan bu facia Dünya’nın en büyük spor facialarından birisi olarak tarihe geçti.

İngiltere’de stadlardan tel örgülerin kaldırılmasına sebep oldu.

Stadların tamamının koltuklu olması zorunluluğu getirildi

The Sun gazetesi 25 yıldır Liverpool’da boykot ediliyor, yakın zamanda özür dilemesine rağmen, değişen bir şey yok.

Kararı veren polisler yargılandı ve ceza aldılar.

96 kurbanın aileleri “Justice” adı altında toplandılar ve hala adalet arıyorlar.

Anfield Road Stadı’nın Anfield Road’a bakan tarafındaki mozolede her gün mum yakılıp ölenler anılıyor.

2012 yılında Başbakan David Cameron, olayda hiçbir Liverpool taraftarının suçu olmadığını açıkladı ve resmi özür diledi.

Holiganlık, İngiltere sınırları içinde neredeyse “sıfır”a indi.

Bütün bunları yazarken insanın gerçekten tüyleri diken diken oluyor ama geçen pazar günü Liverpool-Man.City maçının öncesindeki 25.yıl anma törenini görünce insan hayıflanmıyor da değil. 

6 dakika oynanmış maça ithafen, 7 dakika geç başlatılan maçın öncesinde, tribünlerdeki ölüm sessizliği, içinde birçok ders barındırıyor. Ülkemizde gerçekleşen saygı duruşlarındaki yetersizliğimizi göz önüne seriyor. Zaten günlük hayatta birbirlerine tahammül edemeyen ve bu tip faciların sürekli olarak teğet geçtiği bir toplumun fertlerinin 1 dakika bir sessizliğe tahammül edemeyişini ciddi ahlaksızlık ve basiretsizlik olarak görüyorum (bkz.son GS-FB maçı ve daha niceleri)

Maç sonu büyük kaptan Steven Gerrard’ın gözyaşları aslında galibiyet ve 24 senelik kariyerin sonuna doğru yaklaşan şampiyonluğun habercisi olmaktan ziyade, 25 sene önce bugün orada ölen kuzenine bir selam gibiydi. Adeta, bu güzel oyun için hiç yere öldün ama 25 sene sonra o kupa Anfield’a gelmek üzere, der gibiydi…

Umarım başarırlar…

Umarım böyle facialar kapımızı çalmadan biz de başarırız…

Çünkü insan canından daha önemli hiç oyun dizilişi ve sonuç yoktur şu hayatta…

Herkese sıhhat, akıl ve spor dolu bir hafta diliyorum…

Haftanın Olayı:

Erkeklerin o kadar para yediği bir ortamda, Atatürk’ün Türk Kadını’nın başarılarına tanıklık etmek gurur vermekten de öte bir duygu…2005 yılında küme düşmüş bir takım, 4 yıl sonra Euro Cup, 9 yıl sonra da Euroleague kazandı. Bunu tarih yazar…

Tebrikler GS…



geri
Bu gönderiyi paylaş:

Kategoriye ait diğer yazılar