Jubile
Jübile kelimesi Tek Tanrılı dinlerde günahlardan arınmak ve kâinattan özür dilemek için her 50 yılda bir tekrarlanması gereken bir ritüeldir. Günümüze gelindiğinde maalesef her ne kadar bir kutlama vesilesi olsa da asıl anlamına indiğimizde hepimizin dersler çıkarması gereken bir olgudur.
Örneğin, Londra Metrosu’nun kuzey güney hattında uzanan, metro ağına en son eklenmiş “gri” renkli hattının adı Jubilee Line’dır ve Kraliçe II. Elizabeth’in 25.Yıl Gümüş Jübile Kutlama yılı olan 1977’nin akabinde yine aynı çerçevede hizmete açılmış ve bu sebepten gümüş rengi olarak adlandırılmıştır. Ülkemizde de Jübile kavramı yaptığı mesleği bırakacak insana son bir kez maddi ve manevi teşekkür amacı ile yapılan bir eğlenceden ibarettir.
Kimse geçmişi ile yüzleşme aracı olarak kullanmaz. Belki de bu yüzden, kendi ile başbaşa kalmayıp, gerçeklerle yüzleşmemek için pek de tercih edilmez. Koltuk iyidir, bırakmayı, jübile yapmayı kim sever? Bak, adam çıkıyor, beni kızdırmasınlar 10 yıl daha kalırım ve hepsinde de seçilirim, diyor. Demokratik bir ortamda hangi güç, mevkiyi bir tehdit unsuru olarak kullanabilir, kim daha seçime girmeden hepsinde de seçilirim diyerek aba altında sopa gösterebilir? Bu kurultaya, delegelere, seçmenlere saygısızlık değil midir? Sen ne düşünürsen düşün, seçim aslında göstermelik, o aslında “seçim” değil “seçin”dir demek değil midir?
Maalesef ülkemizde yöneticiler ve sporcular zirveda bırakma gerçeğini bir türlü hazmedemiyorlar. Mutlaka işin suyunu çıkarıncaya kadar ısrar ediyor, sonra da teneke bağlanarak kovalanıyorlar. Olan tarihteki başarılara oluyor zira toplumsal hafıza her zaman son yaşananları hatırlayarak yargılıyor. İşte bu sebepten geçen yıl Yarsuvat’ın şampiyon olmasına rağmen benim sürem bu kadar diyerek bırakmasını toplum garipsedi. Neden gidiyordu ki, bu kadar mucize bir sezonun sonunda şampiyon olmuştu, istese bir 5 sene daha bunun kremasını yiyebilirdi ama yapmadı. Görev sürem bu kadar diyerek, geri çekildi. Bizim ihtiyacımız olan bu mentalitenin ülkemize yerleşmesidir. Bir görev için seçilirsin ya da atanırsın, görevini ifa edersin, sonuç iyi ya da kötü olabilir zaten iki ihtimal var, süren biter ve jübileni yaparsın. Zaman kendinle yüzleşme ve günahlarından arınma zamanıdır aslında ama yapabilene…
Geçtiğimiz hafta Kobe Bryant’ın 60 sayı atarak veda ettiği maçı gördükten sonra Aralık ayında yazdığım yazı ve Kobe’nin veda şiiri geldi. Vücut seni götürmüyorsa, beyninin hükmettiklerini yapamıyorsa vakit tamam demektir. Etrafındaki dalkavuklara ve günlük başarılara kanmadan çekilmeyi bilmek, kendin ile başbaşa kalarak günahlarından arınarak asıl jübileni yapman gerekir. İste o zaman yaptığın hizmetlerin değerini bilecek bir toplum oluşturabilirsiniz arkanızdan…
Herkese akıl, sıhhat, spor ve huzur dolu bir hafta diliyorum
geri
