Sistem
Son günlerde, giden hocaların arkasından, söylemesi moda olan bir laf var…
“Elindeki oyuncuya göre sistem oturtamadı, kafasındaki sistemde ısrar etti”
Duyduğum en saçma laflardan biri diyebilirim…
Real Madrid, Barcelona, Atletico Madrid, Bayern Munich gibi takımlara bakıyorum, 2-3 yılda bir hoca değişiyor, oynanan oyun farklılık arz ediyor ama yine başarı var…
Manchester Utd, hocayı ve sistemi drastik olarak değiştiriyor ama adam elindeki maddi güce de dayanarak sistemine uygun oyuncuyu alarak yoluna devam ediyor ve başarı vaadediyor…
Sıkıntı şu ki, ülkemizde oyuncuya dayalı bir düzenek var ve özellikle yerli hocalar da buna prim tanıyorlar. Başarı geliyor da gelmiyor da ama günün sonunda kamuoyuna yansıyan “Yerli hocalar oyuncudan maksimumu alıyor” oluyor…
Hiç kimse oyuncuların Avrupalı meslektaşları gibi, temelden itibaren çoklu sistemlere uygun olarak altyapı eğitimi alması gerektiğini, esnek olmaları gerektiğini anlatmıyor.
Adamın başına Mourinho da gelse, Ancelotti de gelse takır takır topunu oynuyor, ama bizde Prandelli’de, Del Bosque’de, Löw’de, Aragones’te, Rijkaard’da yatan topçular, yerine Hamzaoğlu, Çalımbay, Kocaman, Terim, Denizli geldiğinde bir gece ansızın futbolcu olduklarını hatırlıyorlar.
Yabancı hocalar, Türkiye’ye geldiklerinde bir üstyapı takımına geldiklerini sandıkları için adamlara İtalyan, İspanyol, İngiliz muamelesi yapıyorlar, işte yanlış orada başlıyor… Bu adamların eksiklerini görüp sistemlerine uygun oyuncular istediklerinde de, yeteri kadar “Çilek” olmadığı için ya da pahalı bulunduğu için veto ediliyorlar…
Devre arası gelmeden kovulan hocaların yerine gelen zaten topu topu 20 yerli hocadan biri olan zat, devre arasında 20 tane futbolcu eskisi topladığında kimsenin sesi çıkmıyor. En fazla küme düşülüyor ve bir sonraki sene de PTT 1.Lig’den küme düşmeye giden yol başlamış olunuyor.
Şahsi fikrim, bu ülkede yerli hocalara yabancılardan daha fazla prim tanınıyor ama yabancı hocaların kamuoyunda ve basında yancıları olmadığı için 2 aydan sonra “Kasap” diye adlandırılıp teneke bağlanarak Dünya Şampiyonluğu’na yolcu ediliyor.
Her sisteme uygun esnek oyuncuların yetiştirilmesi için altyapılara yabancı hocaları gelmesi aslında reformun ilk adımı olarak atılabilir. Ancak bu şekilde, dünya çapında hocaları getirdiğinde kan uyuşmazlığı yaşamazsın… Aksi takdirde, bir gece ansızın şapkadan çıkacak tavşanlardan medet umar ve onlara inanmak istersin.
Fakat şunu da unutmamak lazım, sapkanın altı su sızdırmaya başladı, deliniyor…Yakında çıkacak tavşan da olmayacak, bu gemi de batacak… Bizden uyarması…
Herkese sıhhat, akıl ve spor dolu bir hafta diliyorum…
geri
